Abstract:
ABSTRACT
Postcolonial countries have been a source of controversy and debate to many scholars, owing to the anarchic situation that they were left with following the departure of the colonial powers. The colonizing powers have sought to undermine these countries through creating an unstable and poor environment along with triggering inter-communal conflicts as to stay trapped in a cycle of dependency. Hence, this study explores comparatively the issues of social injustice and unhomeliness in the current Syrian situation and in the society of South Africa reflected in Alan Paton’ Cry, The Beloved Country in the light of the postcolonial criticism. Paton, through his work, shed light on the suffering of the black South Africans during the period of the apartheid which is not completely different from that of the Syrians during Assad’s reign. The purpose of this study is to explore the reasons that founded the similarities between the two situations. In actuality, the situation in Syria resembles to a great extent that of South Africa, whereby the two countries have been forcibly ruled for 50 years by the minority parties, and have experienced fear, suffering and disenfranchisement within their own homelands, where they are supposed to be feeling homely.
ÖZ (ABSTRACT IN TURKISH)
Sömürgecilik sonrası ülkeler, sömürgeci güçlerin ayrılmasının ardından karşı karşıya kaldıkları anarşik durum nedeniyle birçok bilim insanı için bir tartışma ve araştırma kaynağı olmuştur. Sömürgeci güçler, bu ülkeleri bir bağımlılık döngüsüne hapsetmek için toplumlar arası çatışmaları tetiklemişlerdir. Ayrıca bu güçler, istikrarsız ve fakir bir ortam yaratarak bu ülkeleri baltalamaya çalışmışlardır. Dolayısıyla, bu çalışma, sömürgecilik sonrası eleştirinin ışığında, Alan Paton'un Çığlık ve Sevgili Ülke eserlerinde yansıtılan Suriye'nin mevcut durumunu ve Güney Afrika toplumundaki sosyal adaletsizlik ve evsizlik meselelerini karşılaştırmalı olarak incelemektedir. Paton, Esad dönemindeki Suriyelilerden tamamen farklı olmayan apartheid döneminde siyah Güney Afrikalıların çektiklerini bahsedilen eserlerde ortaya koymuştur. Bu çalışmanın amacı, iki durum arasındaki benzerlikleri oluşturan nedenleri araştırmaktır. Gerçekte, Suriye'deki durum büyük ölçüde Güney Afrika'ya benzemektedir. Bu durumda iki ülke, 50 yıldır azınlık partileri tarafından zorla yönetilmektedir ve kendi anavatanlarında rahat yaşamak yerine, korku, ıstırap hisleriyle kendi haklarından mahrum bir şekilde yaşamaktadır.
