Abstract:
ABSTRACT
This study investigates women’s oppression and suffering in two novels, The Bluest Eye by Toni Morrison and The Grass is Singing by Doris Lessing. Both novels discuss various themes, including racism, slavery and oppression; these concerns constitute the novels’ principal themes of racism, and enslavement, which are the significant causes of oppression for the two protagonists in both novels. This study analyzes oppression from a radical feminist point of view. Oppression is a common problem in human cultures, especially with increased race conflicts. Radical feminism sees women’s oppression as the main problem and impediment against women’s advancement and development. They see society under patriarchal dominance that subordinates women. The researcher analyzes oppression as a problem for women living under a male dominated and patriarchal society that controls them, particularly African-American women. The novels of Toni Morrison’s The Bluest Eye and Doris Lessing’s The Grass is Singing share the same themes of oppression, slavery, and racism. Consequently, both novels present one unsolved problem, is oppression. This problem is prevalent in all societies and is considered a mental disorder for the oppressor, which psychologically damages the oppressed. This study explored many factors about oppression in both novels, but the basic one is patriarchy and men’s dominance over women.
ÖZ
Bu çalışma, Toni Morrison’ın The Bluest Eye ve Doris Lessing’in The Grass is Singing adlı iki romanında kadınların ezilmesini ve ızdırabını incelemektedir. Her iki romanda ırkçılık, kölelik ve baskı gibi bir çok konuyu tartışıyor. Bu kaygılar, her iki romanda da iki kahraman için baskının önemli nedenleri olan ırkçılık ve kölelik gibi romanın ana temalarını oluşturur. Bu çalışma baskıyı radikal feminist bir bakış açısıyla incelemektedir. Baskı, özellikle artan ırk çatışmaları ile insan kültürlerinde yaygın bir sorundur. Radikal feminizm, kadınların ezilmesini, kadınların ilerleme ve gelişmesinin önündeki temel sorun ve engel olarak görür. Toplumu, kadınları tabi kılan ataerkil egemenlik altında görüyorlar. Araştırmacı baskıyı, onları kontrol eden baskın ve ataerkil bir toplumda yaşayan kadınlar, özellikledeAfrikalı,Amerikalı kadınlar için bir sorun olarak analiz ediyor. Romanlar Toni Morrison’ın The Bluest Eye ve Doris Lessing’in The Grass is Singing aynı baskı, kölelik ve ırkçılık temalarını paylaşır. Sonuç olarak; her iki roman da çözülmemiş bir sorunu yani baskdır sunar. Bu sorun tüm toplumlarda yaygındır ve ezen için psikolojik olarak ezilene zarar veren bir ruhsal bozukluk olarak kabul edilir. Bu çalışma, her iki romanda da baskının birçok faktörünü araştırdı. Ancak temel sorunu olan ataerkillik ve erkeklerin kadınlar üzerindeki egemenliğidir ōne sürer.
