Abstract:
ABSTRACT
This study aims to examine the flexible identities of characters in the novels, namely The Kite Runner by Khaled Hosseini, The Black Album by Hanif Kureishi, The Immigrant by Manju Kapur, and The Goddess of Fire by Bharti Kirchner using Homi Bhabha’s concepts, such as hybridity, mimicry, and third space. Along with Bhabha, significant views by Edward Said, John Stuart Hall, and Frantz Fanon will also be included in this thesis. Each protagonist goes through various hardships, such as identity crises, cultural clashes, racism, ambivalence, etc when stepping into the new lands as an immigrant but they successfully overcome these issues. The host countries offer the protagonists a way to step outside the limits of their culture and to build a new self. The degree to which immigrants identify their homeland and their ability to survive in the host country are the core factors that cannot be ignored in their adjustment to the new culture. As a consequence, characters redefine their cultural and social values to create their own space, which helps them reshape their own identity in a significant way. Thus, Homi Bhabha’s assertion to construct a new identity in a multicultural country is conducive to immigrants’ survival and their adjusting to the host culture. Having resisted the pressure of the host country and the strict norms of the home country, all the protagonists reveal themselves as perfect examples of hybrid identities in the post-colonial context. Thus, all characters’ adjustment process to the host culture and their struggle succeed in the construction of identity.
ÖZ
Bu çalışmanın amacı, Khaled Hosseini'nin Uçurtma Avcısı, Hanif Kureishi'nin Kara Plak, Manju Kapur'un Göçmen, Bharti Kirchner'in Ateş Tanrıçası romanlarındaki karakterlerin akışkan kimliklerini sırasıyla Homi Bhabha'nın melezlik, taklit, üçüncü alan kavramlarını kullanarak incelemektir. Bhabha'nın yanı sıra Edward Said, John Stuart Hall ve Frantz Fanon'un önemli görüşlerine de bu tezde yer verilecektir. Her kahraman, göçmen olarak yeni topraklara adım attığında kimlik bunalımları, kültürel çatışmalar, ırkçılık, ikirciklilik vb. çeşitli zorluklar yaşar ancak bu sorunları başarı ile aşar. Ev sahibi ülkeler, kahramanlara kendi kültürlerinin kısıtlamalarından kurtulmaları ve yeni bir benlik inşa etmeleri için bir yol sunar Göçmenlerin anavatanlarıyla özdeşleşme derecesi ve ev sahibi ülkede hayatta kalma yetenekleri, yeni kültüre uyum sağlamalarında göz ardı edilemeyen temel faktörlerdir. Sonuç olarak, karakterler kendi alanlarını yaratmak için kültürel ve sosyal değerleri yeniden tanımlarlar ve bu da kendi kimliklerini önemli bir şekilde yeniden şekillendirmelerine yardımcı olur. Dolayısıyla, Homi Bhabha'nın çok kültürlü ülkede yeni bir kimlik inşa etme savı, göçmenlerin hayatta kalmalarına ve ev sahibi kültüre uyum sağlamalarına yardımcı olur. Ev sahibi ülkenin baskısına ve anavatanının katı normlarına karşı duran tüm kahramanlar, sömürge sonrası bağlamda melez kimliklerin mükemmel örnekleri olduklarını kanıtlarlar. Böylece tüm karakterlerin ev sahibi kültüre uyum süreci ve mücadelesi, kimlik inşası konusunda başarıyla sonuçlanmaktadır.