2017 ANAYASA DEĞİŞİKLİKLERİNİN AVANTAJLARI VE DEZAVANTAJLARI

Abstract

ÖZ Dünya her geçen gün gelişmekte ve değişmektedir. Meydana gelen bu gelişimler değişimleri de beraberinde getirmektedir. Küresel gelişimlere ve değişimlere ayak uyduramayan devletler ise hiç şüphesiz çağın gerisinde kalmaktadır. Bu noktada en önemli görev hükümet sistemine ve idarecilere aittir. 1982 Anayasasının öngördüğü yönetim biçimi parlamenter hükümet sistemine dayalı olmuştur. 2014 yılına kadar Türkiye bu sistemle yönetilmiştir. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk defa 2014 yılında Cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmiştir ve yarı başkanlık sistemine geçilmiştir. Ancak esas köklü değişiklik 2017 yılında yapılmıştır. Türkiye, 2017 yılında yapılan Anayasa değişikliğiyle Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçmiştir. Türkiye’ye özgü olan bu sistem sonucunda Cumhurbaşkanı daha etkin bir konuma ulaşmıştır. Bakanlar Kurulunun yerini kabine sistemi almıştır, milletvekili sayısı artırılmıştır, seçilme yaşı düşürülmüştür ve seçimlerin aynı gün yapılmasına karar verilmiştir. Ancak Cumhurbaşkanı'nın halkın desteğini alarak güçlenmesi bireyselleşme ve siyasi kutuplaşma riskini artırmıştır. Bu noktada yargının bağımsızlığının ve tarafsızlığının vurgulanması, askeri yargının kaldırılarak adil yargılanmanın ön plana çıkarılması önem arz etmektedir. Tez çalışmasında 2017 yılında meydana gelen Anayasal değişiklikler ve bu değişikliklerin avantajları ve dezavantajları bir bütün olarak ele alınmıştır. Çalışmada elde edilen sonuçlara göre; Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi her ne kadar Başkanlık sistemi ile benzer özelliklere sahip olsa da iki sistem arasındaki temel farklılıklar Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin Türkiye’ye özgü bir model olduğunu göstermektedir.

ABSTRACT The world is developing and changing every day. These developments also bring changes. States that cannot keep up with global developments and changes are undoubtedly behind the times. At this point, the most important task belongs to the government system and administrators. The form of government envisaged by the 1982 Constitution was based on the parliamentary government system. Türkiye was governed with this system until 2014. For the first time in the history of the Republic of Turkey, the President was elected by the people in 2014 and a semi-presidential system was adopted. However, the main radical change was made in 2017. Türkiye switched to the Presidential government system with the constitutional amendment made in 2017. As a result of this system, which is unique to Turkey, the President has reached a more effective position. The Council of Ministers was replaced by the cabinet system, the number of deputies was increased, the election age was lowered and it was decided that the elections would be held on the same day. However, the President's strengthening by gaining public support has increased the risk of individualization and political polarization. At this point, it is important to emphasize the independence and impartiality of the judiciary, to abolish the military judiciary and to bring fair trial to the fore. In the thesis study, the Constitutional changes that occurred in 2017 and the advantages and disadvantages of these changes are discussed as a whole. According to the results obtained in the study; Although the Presidential government system has similar features to the Presidential system, the fundamental differences between the two systems show that the Presidential government system is a model specific to Turkey.