Ascı, Hatice Bahar2024-09-292024-09-292016https://search.trdizin.gov.tr/tr/yayin/detay/217334https://hdl.handle.net/20.500.14619/12193İmzalandığı anda Sevr'in hükümlerini ortadan kaldıran Lozan Antlaşması ile Türkiye Cumhuriyeti'nin hukuki, iktisadi ve mali açılardan temelleri atılmış ve sınırları belirlenmiş oldu. Yeni Türk Devleti, Osmanlı borçlarının düzenlenmesini ve tasfiyesini de gerçekleştirmek üzere Lozan Görüşmeleri'nde konuyu ayrı bir oturum olarak tartıştı. 1928'e kadar süren görüşmeler nihayet Paris'te bir antlaşmayla karara bağlanmış ve Türkiye yeni kurulan 16 devlet arasında en fazla borç yükünü üstlenen devlet olarak başı çekmiştir. Osmanlı'yı iktisaden ortadan kaldırmak isteyen Batılı devletlerin çabaları Lozan'da da devam etmiştir. Birinci Dünya Savaşı'nın yorgunluğuna rağmen kazanılan zafer ve Kurtuluş mücadelesi, tam bağımsızlık ilkesiyle Lozan Görüşmeleri'nin anafikrini oluşturuyordu. O nedenle ne pahasına olursa olsun tam bağımsızlık sağlanacaktı. Bu çalışmada da özellikle Düyun-u Umumiye sonrası Türkiye'ye kalan borçlar üzerinde durulmuş ve Osmanlı toprakları üzerinde kurulan yeni devletler arasında borç taksiminin ne kadar adaletsiz gerçekleştirilmiş olduğu ispatlanmak istenmiştir. Yapılan analizler sonucunda da Lozan görüşmelerinin, Türkiye'yi en çok zorlayan oturumunun da mali konuların görüşüldüğü oturum olduğu ortaya konulmuştur.trinfo:eu-repo/semantics/openAccessTarihSiyasi BilimlerLozan bariş antlaşması'nda osmanlı borçları meselesiArticle1666616492173345