Yazar "Çiçek, Bünyamin" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 3 / 3
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe 8620 kalite çeliklerin sertlik ve korozif aşınma direncine bor ilavesinin etkisi(2021) Çevik, Engin; Sariçam, Ferhat; Sun, Yavuz; Çarboga, Cemal; Çiçek, BünyaminBu çalışmada; farklı oranlarda bor ilave edilen 8620 kalite ticari çeliklerin korozif aşınma davranışlarının belirlenmesi amacıyla %3,5 sodyum klorür (NaCl) çözeltisi içerisinde farklı yükler (10, 20 ve 40 N) altında korozif aşınma deneyleri gerçekleştirilmiştir. Sonrasında yüzey pürüzlülüğü ölçümleri yapılmış ve buradan elde edilen sonuçlar kullanılarak numunelerde meydana gelen hacimce kayıplar belirlenmiştir. Numunelerin aşınma karakteristikleri taramalı elektron mikroskobu (SEM) ile analiz edilmiştir. 8620 kalite çeliklerin sertlik ve korozif aşınma davranışları incelendiğinde optimum bor oranı 48 ppm olarak tespit edilmiştirÖğe Mg2Si partikül takviyeli mg alaşımlarının aşınma ve korozyon özelliklerinin incelenmesi(Karabük Üniversitesi, 2011) Çiçek, Bünyamin; Sun, YavuzYapılan tez çalışmasında, Mg matrise % 10 oranında (daha önce hazırlanmış) Al12Si ingot alaşımı ilave edilerek yerinde döküm yöntemiyle standart dışı bir Mg kompozit malzeme üretilmiştir. Üretilen kompozit malzemelerde Mg ve Si elementleri bileşik oluşturarak Mg2Si partiküllerini meydana getirmiştir. Meydana gelen Mg2Si partikül takviyeli kompozit malzemeler tekrar döküm işlemine hazırlanarak döküme farklı oranlarda Pb ilavesi yapılmıştır. Kompozit malzemelerde yapılan mikroyapı incelemeleri Pb ilavesi sonucu Mg2Si partiküllerinin yapısındaki ve oranındaki değişim gözlemlenmiştir. Ayrıca kompozit malzemelerde oluşan Mg17Al12 intermetalik fazında da artan Pb oranıyla hacim değişiklikleri mevcuttur. Kompozit malzemelerden alınan sertlik değerlerinde (HV) ise Pb ilavesiz malzemelerde sertlik seviyesi diğer Mg alaşımlarına nazaran daha yüksek seviyelerdedir. Ancak Pb elementinin Mg matris içerisinde iyi derecede çözünmesiyle sertlik değeri artan Pb ilavesiyle bir miktar düşüş göstermiştir. Pb ilavesiz ve üç farklı oranda (% 0.2, % 0.5 ve % 1) Pb ilavesiyle oluşturulan kompozit malzemeler korozyon ve aşınma deneylerine tabi tutulmuştur. Korozyon deneylerinde artan Pb ilavesiyle korozyon direnci de artmıştır. Malzemelerin Pb ilavesiyle korozif ortamlarda daha uzun sürelerle kullanılabileceği tespit edilmiştir. Ancak artan Pb ilavesi sonucunda aşınma direncinde ise kabul edilir bir artış meydana gelmemiştir. Aşınma deneyi sonuçları; yapıda bulunan partikül hacim oranının azalmasıyla kompozitlerin aşınma direncinin de azaldığını göstermektedir.Öğe YENİ TASARIM TOZ ENJEKSİYON KALIPLAMA YÖNTEMİ İLE ÜRETİLEN BİYO-UYUMLU ALAŞIMLARIN ÜRETİLEBİLİRLİĞİ VE KARAKTERİZASYONU(2021-09) Çiçek, BünyaminBu çalışmada, toz enjeksiyon kalıplama (TEK) mantığı üzerinden yola çıkılarak yeni bir TEK makinesi tasarlanmış ve imal edilmiştir. Bu makinenin üretim yeterliliği, farklı toz tipleri ve kalıplama parametreleri uygulanarak belirlenmiştir. Sonrasında Magnezyum (Mg) ve 316L paslanmaz çelik tozları kullanılmış ve kalıplama süreçleri analiz edilmiştir. Mg elementi Ca ile alaşımlandırılmış ve sinter süreci sonrasında değerlendirilmiştir. 316L tozları kalıplama sonrasında farklı sinter sıcaklıklarında sinterlenmiş ve elde edilen numunelere biyo-uyumluluk deneyleri yapılmıştır. Tasarlanan makine tamamen bu tez kapsamında imal edilmiştir. Tüm aşamaları tam otomatik ve programlanabilir mantık kontrolü (PLC) ile oluşturulmuştur. Yeni sistemin temel mantığında; daha önceden elde edilen polimer/toz karışımı hammaddeler bir hazne içerisinde, jel sıcaklığında, yüksek Ar gazı basıncı ile uygun kalıba aktarılmaktadır. Tüm aşamalar özel kodlanan bir program ile çalışmaktadır. Makinede solenoid valfler, basınç ölçerler, kalıp, hidrolik sistem ve sıcaklık üniteleri bulunmaktadır. Sonuç olarak, tez kapsamında yeni bir toz enjeksiyon kalıplama sistemi tasarlanmıştır. Bu çalışmada, ilk olarak yeni tasarlanan cihazın yeterliliği ve kalıplama özelliğini belirlemek için Mg, SiO2, SiC ve 316L tozları kullanılarak ön deneyler yapılmıştır. Bu tozlar Polietilen Glikol (PEG), Polipropilen (PP), Parafin Wax (PW), Etilen Vinilasetat (EVA), Poli Metil Meta Akrilat (PMMA) ve Stearik Asit (SA) kullanılarak hammadde haline getirilmiştir. Bu hammaddeler en optimum kalıplama özellikleri ile kalıplanmıştır. Kalıplanan malzemelere Taramalı Elektron Mikroskobu (SEM) incelemesi, basma deneyi, viskozite ve polimer bağ tork ölçümü deneyleri uygulanmıştır. Böylece sistemin çalışabilirliği ve kalıplama özelliği belirlenmiştir. Bu ilk deney setinde PEG+PMMA+SA karışımında polimer bağlayıcı reçetesi kurutulma sonrası formunu korumuştur. Küresel tozlar ile oluşturulan ürünlerin basma deneyinde 3500 N seviyesinde basma kuvveti elde edilmiştir. Tasarım ve imalatı yapılan cihazın yeterliği belirlendikten sonra biyo uyumlu alaşım üretiminin ilk aşamasında Mg-Ca tozları homojen şekilde karıştırılmıştır. Kalıplama parametrelerinin araştırıldığı bir önceki aşamada elde edilen verilerde en iyi sonucu veren PEG+PMMA+SA polimer karışımı ile Mg-Ca tozları yeni TEK sisteminde kalıplanmıştır. Üretilen numuneler yine bu çalışma sırasında tasarlanan ve imal edilen basit vakum sinter fırınında farklı sıcaklıklarda sinterlenmiştir. Sinterlenen numunelere SEM ve sertlik (Vickers) incelemeleri yapılmış ve sinter süreci mikroyapı fotoğrafları ile kayıt altına alınmıştır. Mikroyapı düzeni en başarılı olarak 600°C ve 5 saat sinter süresinde oluşmuştur. Sertlik sonucu ise aynı numunede 50 HV değerlerinde ölçülmüştür. Biyo uyumlu alaşım üretiminin ikinci aşamasında, 316L tozları farklı toz/polimer oranlarında yine PEG+PMMA+SA polimer yapısı ile yeni TEK sisteminde kalıplanmış ve sinterlenmiştir. Farklı sıcaklıklarda uygulanan sinter ısıl işlemi sonrasında metalik formlar elde edilmiştir. Bu metalik malzemelere SEM incelemeleri ve sertlik deneyleri yapılmıştır. Bunların yanı sıra yeni tasarlanan toz enjeksiyon kalıplama ünitesinde üretilen malzemelerin biyo-uyumluluğu araştırılmıştır. Biyo-uyumluluk deneyleri için yapay vücut solüsyonlarında potansiyodinamik korozyon ve daldırma korozyon deneyleri yapılmıştır. Son olarak numunelere özütleme yöntemi ile sitotoksisite testi uygulanmış ve % canlılık durumları incelenmiştir. Bu deney setinde en uygun ve oksit barındırmayan mikroyapı 1300°C/2 saat şartlarında elde edilmiştir. Sertlik deneyi sonucunda ise 280 HV seviyeleri ölçülmüştür. Sitotoksisite deneyi sonucunda ise çözelti ortamındaki bakteri hücresi sayısı 100 birimden 205 birime ulaşmıştır ve akredite laboratuvar tarafından ürünler biyo-uyumlu olarak rapor edilmiştir.