Yazar "Esmeray, Ertuğrul" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 4 / 4
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Karabük üniversitesi kampüs atiksularinin “phragmites australis” ve “aloe vera”bitkileri ile yapay sulak alanlarda aritimi(2020) Esmeray, Ertuğrul; Armutcu, ÖzlemHızla nüfusu artan dünyamızda, mevcut kaynakların yanlış kullanılması, çevre bilincin tamgelişmemesi ve iklim değişikliğinin etkileri ile su kirliliğini önemli seviyelere taşımış ve temiz suyaulaşımı oldukça zorlaştırmıştır. Bunun sonucunda, günümüzde dünya nüfusunun önemli bir bölümütemiz ve güvenilir suya ulaşamamaktadır. İnsan ve çevre sağlığı açısından, problemin çözümü amacıyla,atık suların arıtımı ve yeniden kullanımı önemli hale gelmiştir. Atık suların arıtılıp yeniden kullanımı içinbirçok teknolojik yöntem geliştirilmiş olsa da bu yöntemlerin kurulumunun, bakım-onarımının pahalıolması nedeniyle uygulanabilirlikleri oldukça zor olmaktadır. Bu nedenle, teknolojik ve pahalı arıtmayöntemlerine göre daha ucuz ve işletilmesi kolay olan alternatif arıtma yöntemleri tercih edilmeyebaşlanmıştır.Bu çalışmada, Karabük Üniversitesi kampüs atık sularındaki bazı kirleticilerin, “PhragmitesAustralis” ve “Aloe” ile ekilmiş laboratuvar ölçekli yüzey altı yatay akışlı yapay sulak alanlar sistemikullanılarak arıtılması incelenmiştir. Bu sistem, mevcut pahalı arıtma sistemlerine kıyasla, daha az insangücü ve daha az maliyet gerektirmektedir. İlave olarak sistem iki farklı bitki için, farklı hidrolikyüklemelerde de test edilmiştir. İki farklı bitkinin arıtma verimi incelenmesi için plywood malzemeden,genişliği 30 cm, uzunluğu 120 cm, yüksekliği 50 cm olan iki eş bölmeden oluşan bir sistem tasarlanmıştır.Kurulan sistemde iki bitkinin farklı hidrolik yüklemelerle arıtma verimi test edilmiştir. PhragmitesAustralis bitkisinden alınan numunelerden elde edilen giderim verimleri: BOİ, mg/L %65- %90, KOİ, mg/L%48- %69, Fosfor mg PO4-P/L %61- %75, Amonyak Azotu mg/L %70-%90, AKM mg/L %70 - %85‘dir.AloeVera bitkisinden alınan numunelerden elde edilen giderim verimleri: BOİ mg/L %88- %92, KOİ mg/L%18- %56, Fosfor mg PO4-P/L %44- %62, Amonyak Azotu mg/L %88-%91, AKM mg/L %85- %90 ‘dır. Özetolarak, sistemimizin kirletici arıtma verimleri yaklaşık, BOİ için%92, KOİ için%69, AKM için%90,Amonyak Azotu için%90 ve Fosfor için%75 civarında olmuştur.Öğe Mikroplastikler, çevre-insan sağlığı üzerine etkileri ve analiz yöntemleri(2020) Esmeray, Ertuğrul; Armutcu, CevatPlastikler, günlük yaşantımızda birçok alanda kullanılmaktadır. İnsanlar şimdiye kadar 9 milyar tonun üzerindeplastik üretmişlerdir. 2050 yılına kadar neredeyse 38 milyar ton plastik üretilecek ve bunun 13 milyar tonu atıkolacaktır. Atık plastikler zamanla bozunarak mikroplastikleri (ikincil mikroplastikleri)(İMP) oluşturacak, ayrıcakozmetik, ilaç gibi sektörlerde kullanılmak üzere kasıtlı üretilen mikroplastiklerde (birincilmikroplastikler)(BMP) çevreye salınmış olacaktır. Mikroplastiklerin okyanuslardaki dağılımı; 1 metreküpte 1milyondan fazla parça bulunabileceği gibi 100 metreküpte 1 parçadan daha az da bulunabilmektedir. Çevremikroplastik birikimine ve taşınımına katkıda bulunmakta, ayrıca mikroplastikler absorpsiyon nedeniyle ortamdabulunan mikro kirleticileri ve bazı ağır metalleri bünyesinde tutarak yayılmasına neden olmaktadır. Bu damikroplastiklerin katlanarak tehlike oluşturduğu anlamına gelmektedir.Mikroplastikler, hem suda yaşayan canlılar için hem de insanlar için büyük tehdit oluştururlar. Dolayısıylaokyanus, deniz gibi ortamlara atılan plastik atıklardan dolayı mikroplastik kaynaklı kirlilik günden güneartmaktadır. Günümüzde mikroplastiklerin çeşitli yollarla insan bünyesine alınmasının, insan sağlığı üzerindeoluşturabileceği olumsuz etkiler hakkında bilgiler hala yeterli değildir. Bunun sonucu olarak, çevre ve insanınnasıl bir tehdit ile karşı karşıya kaldığının, tam olarak anlaşılabilmesi de mümkün değildir. Bu olumsuz verilerışığında mikroplastiklerin insan ve çevre sağlığı üzerindeki risklerinin acil olarak araştırılmaya ihtiyacı vardır.Bu çalışmada, mikroplastiklerin, çevre-insan sağlığına olan potansiyel etkilerini ve analiz yöntemleriincelenmiştir.Öğe Nanopartiküllerin çevre mühendisliği alanında kullanımı ve temel laboratuvar malzemeleri ile gümüş nanopartikül (agnps) sentezi(2019) Esmeray, Ertuğrul; Özata, OnurGünümüzün en önemli teknolojilerinden biri olan nanoteknolojideki gelişmeler her alanda olduğu gibi çevre alanında da kullanımşekillerini arttırmaya başlamıştır. Bu teknoloji düşük maliyetli, çevre dostu alternatif malzeme üretiminde kullanılabildiği gibi aynızamanda hem mevcut kaynaklarımızı korumada ve kirleticilerin tutulması, arıtımında da kullanılabilmektedir. Bu bağlamda bu çalışmananopartiküllerin çevre mühendisliğinde kullanım alanları ve temel laboratuvar malzemeleri ile gümüş nanopartikül sentezi hakkındahazırlanmıştır. Çalışmanın sentez bölümünde elde edilen nano gümüş çözeltisi, sodyum borhidrür (NaBH?) kullanılarak gümüş tuzunun(AgNO?) indirgenmesi ile kimyasal yöntem ile oluşturulmuştur. Oluşturulan ürün Taramalı Elektron Mikroskobu (SEM) ve UV-VISspektrometre ile karakterize edilmiş ve boyut analizi gerçekleştirilmiştir. Elde edilen nanopartikül boyutlarının yaklaşık 70 nm ~ 77 nmarasında olduğu gözlemlenmiştir. Ayrıca gümüş nano partiküllerin adsorpsiyon seviyesinin 350 ~450 nm aralığında ve 396,016 nmolduğu bulunmuştur.Öğe Optimization of struvite precipitation for landfill leachate treatment(2018) Doğan, Selim; Aygün, Ahmet; Argun, Mehmet Emin; Esmeray, ErtuğrulSanitary landfill is the most preferred municipal solid waste disposal method. The production of highly polluted leachate is a major disadvantage of sanitary landfills. In this study, optimization of struvite precipitation to remove ammonium from landfill leachate was conducted by using Response Surface Methodology and central composite design. Optimum struvite precipitation conditions were determined based upon 11 runs performed in central composite design. A second-order polynomial functional model was fitted well to the results. The statistical analysis showed that two independent variables which are molar rates of Mg/N and N/P had significant effects on the ammonium removal efficiency. Maximum ammonium removal efficiency was 99.8% at a molar rate of 1.20 for Mg/N and 1.27 for N/P for a constant 9.2 pH value. The obtained results revealed that struvite used as pre-treatment in anaerobic process can be modelled by using response surface methodology. And also, response surface methodology can be used to optimize required ammonium removal efficiency for lower Mg/N and N/P molar ratio which affects the performance of pre-treatment method that designed for an anaerobic process having 300:5:1 ratio for COD/N/P.