Yazar "Fidan, Isil" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 2 / 2
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Determination and Role of Epstein-Barr Virus in Patients With Lymphoproliferative Disorders(Cig Media Group, Lp, 2021) Colak, Meryem; Sarzhanova, Shakhnoza; Yegin, Zeynep Arzu; Ozkurt, Zubeyde Nur; Fidan, Isil; Bozdayi, GulendamMany studies describe an association between Epstein-Barr virus and lymphoproliferative disorders, especially lymphomas and acute lymphoblastic leukemia (ALL). Because of the delay or lack of adequate in immune response among these patients, serologic tests can lead to false-negative results. Real-time PCR testing of patients being admitted with lymphoproliferative disorders, especially those diagnosed as ALL and lymphomas, is useful during follow-up and treatment. Introduction: Epstein-Barr virus (EBV) is associated with different types of human malignancies, including Burkitt lymphoma, nasopharyngeal carcinoma, and lymphomas. We retrospectively investigated the presence of EBV-DNA by real-time PCR in clinical samples of patients diagnosed as having hematologic malignancies while investigating the cause of lymphoproliferative disorders, and investigated its relationship to clinical manifestations. Patients and Methods: Fifty clinical samples sent to Gazi University's hematology clinics between November 2013 and March 2018 were included. EBV-DNA was investigated by real-time PCR method, and EBV-IgM and EBV-IgG antibodies were investigated by ELISA. Results: Fifty serum samples were investigated, and 10% (5/50) EBV-DNA positivity was determined in patients. Of the 5 patients with EBV-DNA positivity, 2 had acute lymphoblastic leukemia, 1 lymphoma, 1 T-cell lymphoma, and 1 B-cell lymphoma. Concomitant EBV-DNA and viral capsid antigen (VCA)-IgM positivity was not detected. The VCA-lgM test results of the all EBV-DNA-positive patients were negative and VCA-IgG positive (except for 1 patient). Regarding virus load, of the 5 samples, 2, 1, 1, and 1 of the samples had a virus load of 10(2), 10(3), 10(4), and 10(5) copies/mL, respectively. Conclusion: EBV infection is threatening in patients with hematologic malignancies and are diagnosed by serologic and molecular methods. As a result of the study, we suggest that the detection of EBV-DNA by real-time PCR in patients being admitted with lymphoproliferative diseases and diagnosed as acute lymphoblastic leukemia and lymphomas may be useful in follow-up and treatment. (C) 2021 Elsevier Inc. All rights reserved.Öğe Fetal anomali ve hidrops fetalis tanısı almış gebelerde real time pcr yöntemi ile human parvovirüs b19 pozitifliğinin araştırılması(2021) Çolak, Meryem; Koçak, Aylin Altay; Karçaaltincaba, Deniz; Fidan, Isil; Bozdayi, GülendamAmaç: Bu çalışmada, fetal anomali ve hidrops fetalis tanısı almış gebelerde Parvovirüs-B19 DNA pozitifliğini retrospektif olarak araştırarak; fetal enfeksiyon, virüs ve viral yük ile ilişkisinin incelenmesi amaçlanmıştır. Yöntem: Çalışmaya Temmuz 2014-Mart 2018 tarihleri arasında laboratuvarımıza gönderilen on bir hastaya ait; on iki klinik örnek dâhil edildi. Parvovirüs B19 IgM/IgG antikorları ELISA yöntemi (NovaTec, Almanya) ile değerlendirildi ve Real-Time PCR yöntemi (LightMix® Kit Parvovirus B19, Roche, Almanya) ile Parvovirüs-B19 DNA varlığı kantitatif olarak araştırıldı. Bulgular: Klinik örneklerde %16.7 (2/12) Parvovirüs-B19 DNA pozitifliği belirlendi. Fetal anomali saptanmış 22 haftalık gebeden eşzamanlı alınan amniyon sıvısı ve serum örneklerinden amniyon sıvısında 106kopya/ml, serum örneğinde 10³ kopya/ml Parvovirüs-B19 DNA saptandı, serolojik analizinde Parvovirüs-B19 IgM negatif olarak belirlendi. Parvovirüs-B19 DNA negatif üç gebede IgG pozitifken IgM negatif bulundu; bir hastada IgG ve IgM negatif bulundu; bir hastada IgG negatifken, IgM “grey zone” olarak değerlendirildi, bir hastaya ait serolojik analiz sonuçlarına ulaşılamadı. IgG negatifken IgM 2-4 hafta sonra testin yinelenmesi önerilerek, grey zone olarak değerlendirilen hastada 8. haftada düşük gerçekleşti. Parvovirüs-B19 DNA saptanan hastanın kromozom analizi sonucunun normal olarak değerlendirildiği ve bebeğin sağlıklı bir şekilde dünyaya geldiği görüldü. Çalışmaya dâhil edilen diğer gebelerden üçünün gebeliğinin fetal anomali nedeniyle sonlandırıldığı, iki hastanın hidrops fetalis, iki hastanın fetal distres, bir hastanın fetal hidrotoraks tanısı aldığı, iki hastada ise gebeliğin normal olarak sonlandığı görüldü. Sonuç: Serolojik analiz sonuçları negatif olsa bile Real-Time-PCR yöntemi ile 10 kopya/ml’ye kadar ParvovirüsB19 DNA’sı saptanabilmekte ve kantitatif sonuç verilebilir. Gebelerde Parvovirüs-B19 DNA varlığının ve miktarının Real-Time PCR yöntemi ile saptanmasının, fetal Parvovirüs-B19 enfeksiyonunun erken tanısı ve takibi açısından önemli olacağı unutulmamalıdır.