Yazar "Göktaş Kaya, Lütfiye" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 5 / 5
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Aylık etkinliklerin betimlendiği maden eserlerin üslup ve ikonografisinde doğu-batı etkileşimi(2008) Göktaş Kaya, LütfiyeMevsim ve ay betimlemeleri ile ilk olarak batı sanatında ve farklı sanat dallarında karşılaşılmaktadır. İlk başlarda kırsal takvimin izlerini taşıyan bu anlatımlarda figürün içinde bulunduğu hareket, o mevsim ya da ayın özelliğine göre şekillenmiştir. İslam sanatında ise bu betimlemeler, mimari ve resimde bulunmazken, maden ve fildişi eserler üstünde yer almaktadır. Çalışmada üstünde aylık işlerin betimlendiği Ortaçağa ait altı maden eser temel alınarak, örnekler, bu kompozisyon kalıbının, ikonografisinin ve üslup özelliklerinin oluşmasında etkili olan batı ve doğu unsurları ile birlikte değerlendirilmiştir.Öğe Geleneksel kapı halka ve tokmakları: safranbolu(2010) Göktaş Kaya, LütfiyeSafranbolu’yu ülkemizde ve dünyada ön plana çıkaran en önemli özelliği geleneksel Türk mimari tarzındaki evleridir. Bu evlerin kapılarında yer alan kapı halka ve tokmakları maden işçiliği ürünlerinin bir bölümünü oluşturur. Safranbolu’da halkalar iki, tokmaklar altı ana grupta toplanmaktadır. Halkalar genellikle demir, tokmaklar ise tunç ve pirinçten yapılmıştır. Yapım tekniği olarak dövme ve döküm teknikleri tercih edilmiştir. Kullanılan malzeme demir ise dövme, tunç ve pirinç ise döküm tekniği kullanılmıştır. Genellikle halkalar dövme, tokmaklar döküm tekniğinde yapılmıştır. Son dönem üretiminde ise döküm tekniği öne çıkmıştır. Süsleme tekniği olarak kazıma, kabartma ve delik işi tekniği ile karşılaşılmaktadır. Günümüz üretiminde ise delik işi tekniği ağırlık kazanmıştır. Bu çalışmada yapısal özellikleri ve işlevleri dikkate alınarak kentin Şehir ve Bağlar bölgesindeki halka ve tokmaklar belirlenmiş, alt gruplara ayrılarak tipoloji yapılmıştır. Örnekler araştırma yapılan 25 farklı yöredeki örneklerle karşılaştırılarak, Türkiye kapı halka ve tokmakları içinde Safranbolu’nun yeri belirlenmeye çalışılmıştır.Öğe Osmanli hamam mimarisine karabük eskipazar’dan yeni örnekler ii(2014) Göktaş Kaya, LütfiyeEskipazar, Karabük'ün merkez ilçe ile birlikte 6 ilçesinden birisidir. 690 km. yüzölçümüne ve 49 köye sahip olan ilçede yöresel yapım özellikleri gösteren 7 tane hamam bulunmaktadır. Hamamlar Osmanlı dönemine aittir 2011 yılından itibaren yürütmekte olduğumuz \"Karabük İli ve İlçeleri Yüzey Araştırması\" kapsamında, Eskipazar merkezine 17 km. uzaklıkta bulunan Hamamlı köyünde 3 tane, ilçe merkezine 2 km. uzaklıkta bulunan Kapucular köyünde 1tane, merkeze bağlı Kıranköy Mahallesi'nde 2 ve merkeze bağlı Bahçepınar Mahallesi'nde 1 tane hamam belirlenmiştir. Günümüzde samanlık ve depo olarak kullanılan yapılar çalışmalarımız sonucunda tescillenerek kayıt altına alınmıştır. Hamamlı köyünde bulunan 3 hamam daha önce yaptığımız bir çalışma ile yayınlanmıştır. Yapıların rölöveleri çıkartılmış, plan özellikleri açısından değerlendirilerek, Türk hamam mimarisi içindeki konumları belirlenmiş ve kültür mirasımız olarak belgelenmiştir.1 Bu çalışmada ise Eskipazar'da Hamamlı köyü dışında bulunan 4 hamam tanıtılarak, plan özellikleri açısından değerlendirilecektir.Öğe Şeyh şabân-i velî vakif müzesi vakif şamdanlari(2018) Göktaş Kaya, Lütfiye; Ata, Ebubekir SiddikKastamonu Şeyh Şabân-ı Velî Dergâhı’nda bulunan dergâh evinin haremlik bölümü günümüzde vakıf müzesi olarak işlev görmektedir. Müzede dergâh eşyaları ile birlikte vakıf eşyaları sergilenmektedir. Çalışmanın konusunu vakıf eşyalarından olan 12 tane şamdan oluşturmaktadır. Dini ve tasavvufi açıdan önemli anlamları olan şamdanlar cami ve türbe gibi yapılara hediye edilen eşyaların başında gelir. Çalışma kapsamındaki şamdanlar da müzeye Kastamonu’daki çeşitli camilerden getirilmiş vakıf eşyalarındandır. Şamdanların kitabelerinin tamamında tarih bilgisi yer alırken, 8 tanesinde vakfedildikleri cami adı, 9 tanesinde vakfeden kişi adı kayıtlıdır. Bakırdan, dövme ve döküm tekniğinde yapılan, konik gövdeli, boyun, omuz ve mumluk bölümlerinden oluşan şamdanlar berât niteliğine sahip olan mihrap şamdanlarıdır. Kastamonu zengin bakır yataklarının bulunduğu bölgelerden biridir. Bölgede Osmanlı dönemi öncesi ve sonrasında bakır ocağı işletmeciliği ve bakır işleyen atölyeler bulunmaktadır. Üstlerindeki kitabelere göre 18. ve 19. yüzyıllara tarihlenen bakır şamdanlar geç dönem Osmanlı maden sanatının taşra üretimini örneklemesi açısından önemlidir. 18. ve 19. yüzyıl Osmanlı maden sanatı başkent ve çevresinde batı etkisi gösterirken, taşrada bu etkilerden uzak geleneksel üretim devam etmektedir. Ele alınan şamdanlar bir taraftan Türk ve İslam geleneğindeki hediye/bağış olayını örneklerken, diğer taraftan bakırdan yapılmış olmaları ile bakır üreten ve ithal eden Kastamonu kentine bir kez daha vurgu yapmaktadır. Bu çalışma ile sanat tarihi açısından değerlendirilen şamdanlar geç dönem Osmanlı maden sanatı örnekleri olarak bilim dünyası ile tanıştırılmıştır.Öğe Timurluların islam maden sanatına katkıları(2009) Göktaş Kaya, Lütfiye14. yüzyıl sonlarından 16. yüzyıl başlarına kadar İran’da hakimiyeti ellerinde bulunduran Timurlular, tarihsel açıdan bakıldığında kısa bir dönem varlık gösterseler de, ekonomik, sosyal, kültürel ve sanatsal anlamda önemli değişiklik ve gelişmeler yaratmışlardır. Bu dönemden günümüze gelebilen maden eser sayısı fazla olmamakla birlikte, var olanlar, önceki dönemlerde İran’da üretilen maden işlerinden farklı olduklarını ilk bakışta ortaya koymaktadır. 14. yüzyıl sonuna ve 16. yüzyıl başına tarihlenen birkaç örnek ayrı tutulursa, Timurlular madenle birlikte tüm el sanatlarında karşılaşılan ortak bir anlayışla, İslam sanatı içinde “Timurlu beğenisi” olarak adlandırılan yeni bir üslup yaratmışlardır. Çalışmada örneklerle birlikte Timurlu maden sanatı değerlendirilmiş, değişen ve incelen yeni beğeninin ortaya çıkmasında etkili olan kültürel, siyasi ve ekonomik etkenler açıklanmıştır.