İslamofobya bağlamında kıtal ayetlerinin “şahin” ve “güvercin” yorumları

dc.contributor.authorImamoglu, İbrahim Hakki
dc.date.accessioned2024-09-29T16:32:21Z
dc.date.available2024-09-29T16:32:21Z
dc.date.issued2021
dc.departmentKarabük Üniversitesien_US
dc.description.abstract11 Eylül 2001 sonrasında literal bir olgunluğa ulaşan ve Batı’nın kendi değerlerdünyasında ürettiği bir korku olan İslamofobi, Müslümanlara yapılan tüm fiili,psikolojik baskı ve entelektüel bariyer oluşturma çabası olarak tanımlanabilir.Zaman içerisinde yapılan AB topluluğundaki alan araştırmaları bu problemingüncel olarak devam ettiğini ortaya koymaktadır. Müslümanlar Batı içinbüyüyen yeşil bir korkudur. Mevcut korkunun hem tarihi hem de zihniboyutları vardır. Esasen kavram eski korkuların yeni ifadesidir. Hıristiyan Batıiçin öteki olan Müslümanlarla ilişkilerde, sonucu başarısızlık olan Endülüstecrübesi, Batı’nın zimmî Müslümanlarla ilk imtihanıdır. Haçlıpropagandalarının Batı zihin dünyasında oluşturduğu olumsuz Müslümanalgısı, kendi topraklarında azınlık konumundaki Müslümanlara gösterilenİslamofobik tavırların tarihi arka planını teşkil eder. İslamofobinin başlangıçtadeğilse de devam eden süreçte Müslümanlarla ilgili bir korkuya dönüştüğüaşikardır. Zikrettiğim korkular ve İslam’ın tarihsel birikimin redd-i mirastabulunulması Müslümanları -modern dönem sosyo-teolojisinde- şahinleşmeyeitmiştir. Batı tipi korkuları tetikleyen ve bir fobyaya dönüştüren sâikler arasındaMüslümanların epistemik yetersizliği ve sosyolojik tepkiselliğini göz ardıetmemek gerekir. Bu yetersizliklerin tebarüz ettiği alanlardan birisi kıtalayetleridir. Kıtal ayetlerinin yorumlanmasında, modernleşme sonrası, Kur’ân’lasığ anlam ilişkisi kuran muhatabın yetersizliği ve kadim bilgi geleneğindeişletilen nesih nazariyesi iki problematik alandır. Başka bir ifadeyle Selefilik vefarklı bağlamlardaki Mekki İ’râz ayetleriyle Medenî Kıtâl ayetlerinin bir arayagetirilerek -belki- diplomasiye karşılık gelebilecek ayetlerin nesh edildiğini iddiaetmek İslamofobinin temel sebepleri olarak kabul edilebilir. Oysa büyükçoğunluğu Mekki olan ayetler ahlakî bir tutum iken, Kıtal ayetlerinin konusuolan savaşın devletin karar mekanizması içinde yer alan olağanüstü bir tarafıvardır. Buna rağmen kadim dönemde ulemanın böyle bir eşleşmeye gitmesi ilmideğil sosyo-politik bir durumdur. Çünkü nesih nazariyesi kadim kültürde atakdurumdaki İslam’la örtüşen bir nazariyedir. Bugün İslam savunmadurumundadır.İslam medeniyeti “ötekiyle” bir arada yaşama kültürünü ürettiği zengin tarihibir tecrübeye sahiptir. Gerek kurucu dönemden tevarüs eden birçok hadis(e)lerve kurucu metin, gerekse sonraki dönem yaşanan barış ortamı tesisi, savaşınelzem durumlarda bir enstrüman olarak kullanılması “ötekiyle” olanmünasebette siyasi, kültürel, toplumsal bir hafızanın oluşmasını sağlamıştır.İslamın tarihsel birarada yaşama tecrübesi, tefsir geleneğinde kıtal ayetlerininyorumu “güvercin” kanadını teşkil etmektedir. Buna göre kadim kültürünparadigmasını doğru çözümleyip bugün için yeni bir dil inşa etmek elzemgörünmektedir.en_US
dc.identifier.endpage2563en_US
dc.identifier.issue3en_US
dc.identifier.startpage2542en_US
dc.identifier.trdizinid449730en_US
dc.identifier.urihttps://search.trdizin.gov.tr/tr/yayin/detay/449730
dc.identifier.urihttps://hdl.handle.net/20.500.14619/11575
dc.identifier.volume10en_US
dc.indekslendigikaynakTR-Dizinen_US
dc.institutionauthorImamoglu, İbrahim Hakki
dc.language.isotren_US
dc.relation.ispartofİnsan ve Toplum Bilimleri Araştırmaları Dergisien_US
dc.relation.publicationcategoryMakale - Ulusal Hakemli Dergi - Kurum Öğretim Elemanıen_US
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccessen_US
dc.titleİslamofobya bağlamında kıtal ayetlerinin “şahin” ve “güvercin” yorumlarıen_US
dc.typeArticleen_US

Dosyalar