Yazar "Doğan, Hanife" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 5 / 5
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Artvin ilinde geleneksel olarak üretilen farklı marmelat çeşitlerinin bazı fiziksel ve kimyasal özellikleri, antioksidan aktiviteleri ve fenolik profilleri(2018) Sengül, Memnune; Topdas, Elif Feyza; Doğan, Hanife; Serencam, HüseyinBu çalışmada, Artvin İli’nde yetişen kuşburnu (Rosa canina L.), kızılcık (Cornus mas L.), çakal eriği (Prunus spinosa) ve Ahlat armudu (Pyrus elaeagrifolia) meyvelerinden geleneksel olarak üretilen marmelatların toplam ve suda çözünür kuru madde, titrasyon asitliği, glikoz, früktoz, sakaroz, toplam şeker ve hidroksimetilfurfural (5-HMF) miktarları, pH, renk ve su aktivitesi değerleri ile antioksidan aktivite ve fenolik bileşen kompozisyonları belirlenmiştir. Araştırmada, tüm marmelat örneklerinin toplam ve suda çözünür kurumadde içeriklerinin %55, su aktivitesi değerlerinin 0.79, toplam şeker içeriklerinin 47 g/100g’ın üzerinde olduğu; HMF içeriklerinin ise 10.95 ile 1094.11 mg/kg arasında değişim gösterdiği belirlenmiştir. Örnekler farklı oranlarda gallik asit, kateşin, epikateşin, vanillin, klorojenik asit, kafeik asit, kumarik asit, p-kumarik asit, hesperidin, rutin, elajik asit ve kuersetin içermektedir. Marmelat örneklerinin fenolik madde içeriklerinin 64.67-205.75 µg GAE/g arasında değiştiği; kızılcık marmelatının en yüksek DPPH radikal giderme aktivitesi (%3.72±0.09) gösterdiği tespit edilmiştir. Çeşitli fenolik maddeleri yüksek miktarlarda içermeleri ve antioksidan aktivitelerinin yüksek olması nedeniyle kuşburnu, çakal eriği, kızılcık ve Ahlat armudu marmelatlarının insan sağlığı açısından önemli oldukları ve çeşitli fonksiyonel ürünlerin geliştirilmesinde kullanılabilecekleri düşünülmektedir. Ayrıca, çakal eriği ve Ahlat armudu marmelatlarında belirlenen yüksek HMF miktarının ürünlerin geleneksel üretimi sırasında yüksek sıcaklıkta uzun süre kaynatma işlemine maruz kalmaları nedeniyle oluştuğu düşünülmekte olup, halkımızın bu konuda bilinçlendirilmesinin faydalı olacağı anlaşılmaktadır.Öğe Effect of classic massage with peppermint oil on muscle soreness and muscle strength during recovery from exercise(2020) Kıvrak, Tarik; Doğan, Hanife; Güneş Gencer, Gökçe YağmurThe aim of this study was to investigate effects of classic massage with peppermint oil or vaseline on muscle pain and muscle strength during recovery from exercise. Twenty-two healthy males between the ages of 18 to 22 years participated in this study. All participants carried out 10 set of 10 repetitions eccentric exercises of wrist flexors with elastic bands.The participants were randomly divided into two intervention groups as the peppermint oil and the vaseline massage. Ten minutes of classic massage was performed to one arm of participants after exercise and no massage was performed to contralateral arm. Muscle soreness was evaluated using pressurealgometry. Grip strength was measured with JAMAR dynamometer. No significant differences were found for muscle soreness in both peppermint oil and vaseline massage arm from baseline to 24 h and 48 h (p>.05). There were significant differences from baseline to 24 h (p=0.031) and 48 h (p=0.023) post-exercise in peppermint oil control arm for muscle soreness. Also, there was a significant difference from baseline to 24 h (p=0.016) in the vaseline control arm. No significant differences were found for grip strength after exercise in all conditions (p>.05). There were no significant differences between peppermint oil and vaseline massage arm for both muscle soreness and gripstrength (p>.05). The classic massages with peppermint oil and vaseline alleviated muscle soreness during recovery after exercise. But, both massage interventions did not contribute to recovery of grip strength after exercise.Öğe Kronik bel ağrılı hastalarda kinezyofobi ve yaşam kalitesi(2016) Özmen, Tarik; Gündüz, Ramazan; Doğan, Hanife; Zoroğlu, Tuba; Acar, DeryaAmaç: Hareket etme korkusu olarak ifade edilen kinezyofobi, kronik bel ağrılı hastalarda, ısrarlı ağrıya yol açan ve aktiviteleri sınırlandıran bir faktördür. Bu çalışmanın amacı, kronik bel ağrılı hastalarda kinezyofobi ve yaşam kalitesi arasındaki ilişkiyi araştırmaktır. Gereç ve Yöntem: Çalışmaya 18-75 yaşları arasındaki (yaş ortalaması 56.12±11.75 yıl) kronik bel ağrılı 94 hasta katıldı. Hastalar Tampa Kinezyofobi Ölçeği ve Short Form-36 ile değerlendirildi. Bulgular: Erkekler ve kadınlar arasında boy (P<0.001) ve yaşam kalitesinin fiziksel fonksiyon alt parametresi (P<0.05) arasında anlamlı fark bulunmuştur. Her iki cinsiyet arasında kinezyofobi değerlerinde istatistiksel anlamlı bir fark bulunmuştur (P<0.001). Hem erkekler hem de kadınların kinezyofobi değerleri ile yaşam kalitesinin tüm parametreleri arasında anlamlı bir ilişki bulunmamıştır (P>0.05). Sonuç: Kronik bel ağrılı hastalarda kinezyofobi bayanlarda erkeklerden daha fazla görülebilmektedir. Kinezyofobi, kronik bel ağrılı hem erkek hem kadın hastalarda yaşam kalitesini olumsuz bir biçimde etkilemeyebilirÖğe Prepubertal amatör cimnastikçilerde dinamik denge, dikey sıçrama ve gövde stabilitesi arasındaki ilişki(2017) Özmen, Tarik; Doğan, Hanife; Güneş Gencer, Gökçe YağmurB u çalışmanın amacı, prepubertal amatör cimnastikçilerde dinamik denge, sıçrama performansı ve gövde stabilitesi arasındaki ilişkiyi araştırmaktır. Çalışmaya 38 çocuk (ortalama yaş, 7.94 ± 0.32 yıl) katılmıştır. Katılımcıların dinamik dengesi, Star Excursion Balance Test (SEBT) anterior (A), posteromedial (PM) ve posterolateral (PL) yönlerde değerlendirilmiştir. Gövde stabilitesi, gövde fleksiyon, lateral köprü ve gövde ekstansiyon testleri ile değerlendirilmiştir. Dikey sıçrama performansı için squat sıçrama yüksekliği kontak matı kullanılarak ölçülmüştür. SEBT'nin A (p=0.044), PL (p=0.001) uzanma yönleri ile gövde fleksiyon testi arasında anlamlı bir ilişki bulunmuştur. Aynı zamanda hem gövde fleksiyon (p=0.032) hem de gövde ekstansiyon (p=0.048) testi ile squat sıçrama yüksekliği arasında anlamlı bir ilişki bulunmuştur. Sonuç olarak, gövde stabilitesinin prepubertal amatör cimnastikçilerde, dinamik denge ve dikey sıçrama yüksekliği ile kısmen ilişkili olduğu gösterilmiştir.Öğe Primer dismenorede gevşeme eğitiminin kısa süreli etkinliğinin incelenmesi(2019) Doğan, Hanife; Eroğlu, Semra; Akbayrak, TürkanAmaç: Bu çalışmanın amacı primer dismenore tanısı almış kadınlarda gevşeme eğitiminin kısa süreli etkinliğini araştırmaktı.Yöntem: Primer dismenore teşhisi alan 44 birey (yaş:22,64±3,45 yıl, boy uzunluğu: 164,8±4,91cm, vücut kütle indeksi:22,03±4,04 kg/m2) ardışık iki menstürasyonda değerlendirildi. Bireylerin demografik özellikleri ve tıbbi hikayeleri kaydedildi.Bireylerin menstrüel semptomları Menstrüel Semptom Ölçeği ile menstrüel ağrı şiddeti ise vizüel analog skalası iledeğerlendirildi. Birinci menstürasyonda hiçbir müdahale yapılmadı. İkinci menstürasyonda ise adetin ilk 3 günü toplamda 30dakika Laura Mitchell’in fizyolojik gevşeme eğitimi uygulandı.Bulgular: Birinci ve ikinci menstürasyonun menstrüel semptomları arasında bir fark yoktu (p>0,05). İkinci menstürasyondauygulanan Laura Mitchell’in fizyolojik gevşeme eğitimi ağrı şiddetini azalttı (p<0,05).Sonuç: Primer dismenorede ağrıyı azaltma konusunda, Laura Mitchell’in fizyolojik gevşeme eğitimi kısa dönemde etkili biryaklaşım olarak kullanılabilir. Bu konuda uzun dönem etkileri inceleyen randomize kontrollü çalışmalara ihtiyaç vardır.